Translate

17 Temmuz 2012 Salı

NEHİR (GESTALT TERAPİ)


Her birimiz yaşamımızda büyümek ve gelişmek için bir güce sahibiz. Doğada bunun bütün canlılar için geçerli olduğunu kanıtlayan bazı örnekler bulunmaktadır. Asfalt bir yerde bile, bazen bir yumuşacık yeşil filizin asfaltı nasıl delerek fışkırdığını görmüşüzdür. Bazılarımız bu gücü doğal olarak harekete geçirebilirken, bazılarımız çeşitli nedenlerle bunu başaramamaktayız.



Bir an için her birimizin bir akarsu veya bir dere olduğumuzu düşünelim. Bizler kaynağımızdan aldığımız güçle bazen sakin, bazen coşkulu bir şekilde akıp gitmekteyiz. Havalar ısındıkça suyumuz buharlaşır ve sessizleşir, yağmurlar karlar yağdıkça hacmimizi genişletir, gürüldeyerek akmaya başlarız. Nereye doğru gittiğimizi veya gitmek istediğimizi bazen hiç bilmeden bazen kısmen ya da tamamen bilerek hep bir yerlere ulaşmak isteriz. Bu serüvende önümüze bazen engeller bazen kolaylaştırıcılar çıkar. Olmadık bir anda tepeden yuvarlanan kocaman bir taş parçası tam bizim yolumuzun üzerine düşerek bizi durdurabilir ve biz öylesine akıp gideceğimize orada birikerek durağanlaşabiliriz. Bazen birileri gelip bizim yolumuzu değiştirecek bir şeyler yapar. Bir yerlere doğru gittiğimizi düşünürken birden kendimizi başka bir yere giderken buluruz. Ben neredeyim? Burası neresi? Ben burada ne yapıyorum? gibi bazı sorular aklımıza gelir ya da hiçbir soru sormadan doğa veya insanlar bizi nereye sürüklerse o yöne doğru savrulur gider ve kendimize de hiçbir soru sormayız. Giderek durgun bir dereye dönüşür ve belki bir bataklık olur, belki de kuruyup gideriz. Büyük denizlere kavuşma umudumuz da bizimle birlikte yok olur gider.

Bizler var olmak için kaynağımızdan aldığımız gücün yanı sıra, aktığımız toprağa her bir zerresinin tadını çıkararak değerini vermek durumundayız. Belli bir anda toprağın çeşitli kıvrımlarından birini seçerek oradan bazen usulca, bazen coşkuyla hoplayarak geçeriz. Bir kere geçtik mi artık geriye dönüş yoktur, o an geçmiştir ve bir daha o an’a geri dönemeyiz. Bir yandan önümüzde bizi bekleyen bir dolu an daha vardır, onlara bakarız ve onlar için umutlanırız. Bir yandan da geçmişte yaşarken farkına varamadan kaçırdığımız an’lar vardır. Geçtiği her bir an’ı farkında olarak yudumlayan akarsular, mutlu ve doyumlu olarak akarak ulaşmak istediği yere ulaşır. Bazılarımız yaşamın bu basit püf noktasına varmamıştır. Akan, coşan ve de karşılaştığı engellerin bile bir şekilde tadını çıkararak yaşayan bir akarsu kardeşle beraber olmak, onunla doğayı paylaşmak ona çok şey katabilir, üstelik her ikisi de bundan çok şey alabilir. İşte geştalt yaşantısı da bunun gibi bir şeydir diyebilirim.
 kaynak: Füsun Akkoyun- Geştalt Terapi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder